Bilgisayar ortamına aktarılan, işlenmemiş (ham) bilgiler veri olarak adlandırılır. Bilgisayara girilen, bilgisayar tarafından saklanabilen ve işlenebilen her şeye veri denir. Veri saklamaktaki ana amaç, daha ileri bir tarihte saklanan verilere yeniden ulaşabilmek ve kullanabilmektir.

Veritabanı kullanılmayan bütün programlar anlık(Veriyi işler ve çıkar) çalışmaktadır. Bu tür programlarda veriyi daha sonraki bir tarihte erişmek ve daha sonrasında bir işlem yapabilmemiz imkânsızdır. Çünkü bütün programlar RAM denilen bellekte çalışır. RAM bellek elektrik ile yazılıp silinebilen bir donanım olduğundan dolayı bilgisayarın gücü kesildiği an içerisindeki tüm bilgiler silinecektir.

Bunun için programların dataları Harddisk denilen donanımda saklamalıdır. Harddisk, RAM belleğin haricinde mekanik ve mıknatıslanma ile dataları saklamaktadır. Dolayısıyla elektriğe ihtiyaç duymamaktadır. Bu yüzden herhangi elektrik enerjine gerek duymadığından güç kesilmesi durumunda bile datalar korunmaktadır.

Örnek olarak bir “İngilizce-Türkçe Sözlük Programı” yaptığımızı düşünelim. Bu programda tüm Türkçe kelimelerin ve bu kelimelerin karşılığı olan İngilizce kelimelerin olduğu bir ortamın bulunması gerekmektedir. Programı kullanan kişi bu program içerisinde bir kelimeyi yazar, yazılan kelime veritabanı içerisinde aratılır ve bulduğu anda karşılığı olan İngilizce kelimeyi geri döndürür ve kullanıcıya tekrar yansıtılır. Böyle bir uygulamada veritabanı kesinlikle kullanılmalıdır.

Veritabanı kullanılarak yazılabilecek çeşitli uygulamalar aşağıdaki gibidir:

• Kişisel adres defterleri
• Telefon rehberi
• TV rehberi
• Online sözlükler
• Kütüphane sistemleri
• Ödeme ve borç sistemleri
• Ürün satış ve sipariş sistemleri
• E-Ticaret siteleri
• Banka sistemleri
• Okul sistemleri
• Hastane sistemleri

VeriTabanı Tarihsel Süreci

• İlk olarak hepimizin bildiği not defteri veritabanı olarak kullanılmıştır. Bazı uygulamalarda hala kullanılmaya devam etmektedir. Not defterinden veri çekilirken satır satır veriler alınmaktadır. Genellikle basit oyunlarda scoreboard yapımında kullanılır.

• Daha sonra daha büyük uygulamalar için not defteri yetersiz kalmış. Ayrıca performans açısından kötü sonuçlar doğurmuştur. Tüm programların yavaş çalışmasından şikayet edilmiştir. Bu nedenlerinden biriside gelişigüzel verilerin çekilmesidir.
  • 100 satırlık bir verimiz olduğunu düşünelim. Bizim ulaşmak istediğimiz veri ise 970. Satırda olduğunu varsayalım. İşlemci ilgili veriyi bulana kadar yaklaşık 969 kere karşılaştırma yapacaktır. Dolayısıyla gereksiz çalışacaktır. Bu da ağır çalışmaya neden olacaktır.
  • Bu yüzden verileri hiyerarşik bir şekilde saklama ve en az karşılaştırma yapılarak verilere ulaşma gereksinimi doğmuş ve JSON ve XML yapılarının temelleri atılmıştır.
•  
• JSON ve XML uygulamasına geçildikten sonra işlemcinin gereksiz yere karşılaştırma sorunları aşılmış. Ancak şöyle bir sorun ortaya çıkmıştır.
  • Mesela şehir ve ilçelerin 2 ayrı xml yada json dökümanında saklandığını düşünelim. Bunların birbiri ile ilişkisini ayarlamaya çalıştığımızda sıkıntılar ortaya çıkacaktır. Mesela Ankara şehrine ait ilçeleri çekmek gibi…
  • Bu tür sorunu aşmak için ise yeni bir sistem geliştirilmiş ve şu zamanda kullandığımız İlişkisel Veritabanı Sistemlerinin (VTYS-DBMS) temelleri atılmıştır.
• İlişkisel veritabanı yönetim sistemlerine örnek olarak SQL Server,Oracle,MYSQL ve birçok veritabanı örnek olarak gösterilebilir. Belki ilerleyen zamanlarda bu sistemlerde tarihin tozlu sayfalarında kaybolup gidecektir. 

Kaynakça: smartpro.com.tr