Yurt Dışındaki Türk Tarihi Eserleri
Birçok uygarlığa ev sahipliği yapmış Anadolu topraklarına ait hangi tarihi eserlerin yurt dışında olduğunu öğrenin.
Fulden Karayel 'in yazısı. Müze merakımı, yazılarımı düzenli okuyanlar bilir. Eğer gerçek bir sanat tutkunuysanız her gittiğiniz ülkede, şehirde sanat kültürünüzü pekiştirecek şahane bir müze ya da sanat galerisi ararsınız. Hele ki yurt dışında kaç tarihi eserimizin olduğunu merak ediyorsanız. Bu konuyla ilgili yapılan araştırmaların çok uzun yıllar sürdüğünü biliyor muydunuz? Peki bu eserleri nasıl görebiliriz dediğinizi duyar gibiyim, eserlerin bulunduğu ülkelere giderek müzeleri ziyaret edip kaç tarihi eserimiz olduğunu ve detaylarını öğrenebilirsiniz. Hepsi görülmeye değer!
Ülkemiz binlerce yıl boyunca yüzlerce uygarlığa ev sahipliği yaptı. Dünya tarihinin en eski yapılarının bulunduğu Anadolu toprakları asırlarca kültür ve sanatın en önemli merkezi oldu. 19. ve 20. yüzyıllarda Anadolu’daki tarihi eserlere yönelik çalışmalar Carl Humann, Charles Texier, R.P. Pullan, Leonard Woolley, Heinrich Schliemann, Charles Fellows gibi lider isimler uzun yıllar boyunca eserlerin dünyanın dört bir yanındaki ülkelere taşınmasını sağladılar.
Günümüzde batı ülkelerinde Hitit, Likya, Urartu, Doğu Roma, Selçuklu, Osmanlı gibi pek çok Anadolu medeniyetinin ürettiği, sayıları on binlerce ifade edilebilecek tarihi eser sergileniyor. Mermer ve bronz yontulardan dev boyutlu anıt mezarlara, değerli takılardan mozaik halılara, savaş aletlerinden basit mutfak gereçlerine kadar uzanan çeşitlilikteki eserlerden bahsediyorum. Bu eserlerin büyük bir çoğunluğu 1830-1922 tarihleri arasında, Anadolu’nun çeşitli bölgelerinden farklı yöntemlerle yurt dışına götürülmüş, günümüzde Avrupa ve ABD’deki müzelerde sergilenen tarihi eserlerimizden oluşuyor. Tarihi eserlerimizin bulunduğu ülkeler arasında Almanya, Avusturya, Danimarka, Fransa, Hollanda, İngiltere, Vatikan, Yunanistan ve ABD yer alıyor.
İşte Tarihi Eserlerimizin Bulunduğu Ülkeler ve Müzeler
Almanya
Berlin’deki Altes Müzesi’nde Milet’ten mermer Dyonisos ve Satir yontusu M.S. 160-170 yıllarda toplanmış tarihi eserleri görüyoruz. Bu müzenin koleksiyonlarında Bergama, Germencik, Düzce, Söke ve Geyre’den getirilmiş eserler dikkat çekiyor.
Bode Müzesi’nde İstanbul ve Sinop’tan getirilmiş eserler dikkat çekiyor. Kimi, müzeye 1899’da girerken kimisi de 1909’larda girmiş.
Neues Müzesi’nde, Germencik ve Efes’ten getirilmiş eserler bulunuyor. 1600’lü yıllardan 1900’lü yıllarda getirilen mermer yontular ve pişmiş toprak kaplar görüyoruz.
Pergamon Müzesi’nde ise Bergama, Germencik, Söke, Datça, Gaziantep, Erdek, Konya, İstanbul ve Bafa gölünden getirilmiş eserler var.
Münih’teki Glyptothek’te altın çelenk, toprak testi, erkek büstleri, mezar taşlarına rastlıyoruz. Hepsi farklı şehirlerden getirilmiş. Özellikle İzmir, Urla, Ildırı, Erdek, Milas gibi şehirlerden getirildiği dikkat çekiyor.
Tübingen Üniversitesi Müzesi’ne baktığımızda Karaman’dan, Konya’dan, Kapadokya’dan testilerden hayvan yontularına, toprak mutfak gereçlerinden toprak testilere kadar görmeniz mümkün.
Avusturya
Viyana’daki Efes Müzesi’nde Partlar Anıtı’nın kabartmalarından ayrıntılar, değişik mermer yontular, büstler, Artemis Tapınağı’na ait mermer mimari parçalar ve anıt mezar görüyoruz.
Sanat Tarihi Müzesi’nde ise Aydın, Bodrum, Demre, Efes’ten getirilmiş gömüt taşları, mermer yontular, büstler, toprak testiler ve mermer kabartmalar görüyoruz.
Danimarka
Danimarka’nın başkenti Kopenhag’daki müzelerde sergilenen Anadolu coğrafyasına ait eserlere göz atalım biraz.
David Koleksiyonu’ndaki tuğralar, çiniler, kapı tokmakları, işlemeli sürahiler, rahleler ve yontulara kadar bir çok tarihi eseri görüyoruz. Her biri ülkemizin birçok bölgesinden getirilmiş olan eserlerdir. Ankara, Cizre, İstanbul gibi şehirlerden getirildiği dikkat çekiyor.
Danimarka Ulusal Müzesi’ne baktığımızda Aydın, Erdek, Frigya gibi şehirlerden getirilen mermer, bakır ve bronz eserleri görüyoruz.
Yeni Carlsberg Gliptotek’inde mezar taşları ve yontular, Bergama, İzmit ve Geyre’den getirilmiş.
Fransa
Paris’teki sanat severlerin akın ettiği Louvre Müzesi’ne baktığımızda İzmir, Mersin, Gaziantep, Geyre, Erdek, Aydın, Bergama, Germencik ve Behramkale’den getirilen mermer yontular, büstler, gümüş vazolar, mezar taşları, mozaikler, tapınak kabartmaları ve mutfak gereçleri dikkat çekiyor.
Hollanda
Hollanda’daki eserlerimiz ağırlıklı olarak bir üniversite kenti olan Leiden ile Amsterdam’daki müzelerde sergileniyor. Amsterdam Üniversitesi’ne bağlı Allard Pierson Müzesi’nde başta Troya ve Yortan eserleri olmak üzere pek çok tarihi yapıt bulunuyor.
Allard Pierson Müzesi’nde Anadolu’dan değişik büstler, yontular ve yortan eserlerini görüyoruz. Leiden Ulusal Eski Eserler Müzesi’nde ise Burdur, Gaziantep, İzmir, Batı Anadolu’dan getirilmiş duvar bezemeleri, mezar taşları, yontular, büstler, toprak çanaklar, mutfak gereçleri görmeniz mümkün.
İngiltere
Günümüzde İngiltere’deki müzelere baktığımızda Afrika, Latin Amerika, İran, Hindistan, Çin, Orta Asya ve okyanus adalarından toplam 100’ü aşkın ülkeden getirilmiş binlerce eser görmek mümkün. Bu müzelerdeki en önemli eserler bir rivayete göre Osmanlı yönetiminin egemen olduğu coğrafyadan götürüldüğü söyleniyor.
Londra’daki British Müzesi’ne yolunuz düşerse Bodrum’dan getirilmiş Halikarnas eserleriyle karşılaşmanız an meselesi olabilir. İzmir, Datça, Erdek, Ildırı, Urla, Didim, Efes gibi şehirlerden getirilen yontular, altın vazolar, büstler, kabartmalar, altın gerdanlıklar, mozaikler, sütun başları, tuğralar, hançerler, çini eserler ve anıtları görüyoruz.
Victoria ve Albert Müzesi’ne baktığımızda İstanbul’dan çini kaseler, ahşap sehpalar, baş örtüleri, ocaklar, vazolar, sürahiler ve fildişi kutular görüyoruz.
Oxford Ashmolean Sanat ve Arkeoloji Müzesi’nde İzmir’den getirilen mermer kabartmalardan gümüş kaplara, yontulardan kandillere ve pişmiş sürahilere kadar birçok çeşitte yapıt görüyoruz.
Vatikan
Dünyanın en eski müzelerinden sayabileceğimiz Vatikan Müzesi’ne baktığımızda mermer yontular, bronz kandiller ve toprak kaplar görüyoruz. Bir kısmı Anadolu’dan ve Efes’ten getirilmiş.
Yunanistan
Götürülen tarihi eserlerimizin büyük çoğunluğu, Atina’daki Arkeoloji Müzesi’nin yanı sıra Benaki Müzesi ve Bizans Doğu Roma Hıristiyanlık Müzesi’nde sergileniyor.
Benaki Müzesi’nde mermer yontulardan mezar taşlarına, altın sürahilerden incillere kadar İstanbul, Ankara, Kayseri ve Aliağa’dan getirilen yapıtları görüyoruz. İslam Eserleri Koleksiyonu’nda ise işlemeli sürahiler, seramik hayvan figürleri, İznik işi mutfak gereçleri dikkat çekiyor.
Bizans Hıristiyanlık Müzesi’nde İzmir, İstanbul, Edirne’den getirilen mermer yontular, altın haçlar, ikonalar ve kabartma parçalar görüyoruz.
Ulusal Arkeoloji Müzesi’nde Aydın, Datça, İzmir, Sinop, Afyon, Efes, Milas ve Urla getirilen mermer yontular, büstler, gümüş ev eşyaları, takıları görüyoruz.
ABD
Baltimore’daki sanat müzesinde Antakya mozaiklerinin sergilendiği bölümler, hayvan ve insan mozaikleri, mermer yontular görüyoruz.
Walters Sanat Müzesi’ne baktığımızda Anadolu, Datça, Kayseri, Samsun, İstanbul, Efes’ten getirilmiş toprak sürahiler, mermer yontular, kil mektuplar, altın küpeler ve lahitler görüyoruz.
Boston Güzel Sanatlar Müzesi’nde iznik eserler, lahitler, kabartmalar, testiler, büstler, mozaikler, altın takılar görüyoruz.
Chicago’daki Doğu Enstitüsü Müzesi’nde pişmiş toprak eserler, mutfak gereçleri, yontucuklar görüyoruz.
Cleveland’deki sanat müzesine baktığımızda mermer büstler, hayvan ve insan yontuları, koku şişeleri, mezar taşları görüyoruz.
Los Angeles’taki sanat müzesinde İznik işi vazolar, mermer lahitler, kabartmalar dikkat çekiyor.
Malibu’daki J. Paul Getty Müzesi’ne baktığımızda mermer yontular, gümüş mutfak gereçleri, büstler, altın kupalar görüyoruz.
New Jersey’deki Princeton Üniversitesi Sanat Müzesi’nde gümüş karioslar, mozaikler, seramik lahitler, mermer yontular görmeniz mümkün.
New York’taki Metropolitan Sanat Müzesi’ne baktığımızda yontular, işlemeli sandıklar, mutfak gereçleri, gümüş bakraçlar, büstler, altın takılar, testiler, haçlar, altın sürahiler görüyoruz.
Philadelphia’daki sanat müzesinde ise seramik mutfak gereçleri, iznik işi sürahiler, uşak halıları, kakmalı beşik, gümüş zırhlar dikkat çekiyor.
Washington’daki Dumbarton Oaks Araştırma Kütüphanesi ve Koleksiyonu’na baktığımızda yontular, mezar taşları, gümüş eserler, altın küpeler, evlilik kemeri, işlemeli tabak, mozaikler görüyoruz.
Asya Sanatları Müzeleri Freer Sanat Galerisi’nde ise seramik tabaklar, kristalden yontular, şamdan görmeniz mümkün.
Ulusal Doğa Tarihi Müzesi’nde ise hayvan idolleri, içki kapları ve mutfak gereçleri görmeniz mümkün.
Worcester’daki sanat müzesine baktığımızda bir kısmı Antakya’dan getirilen mozaikler, bronz yontular ve mermer taşları dikkat çekiyor.
Henüz Yorum Yapılmamış, İlk Yorumu Siz Yapın